
‘Kızım bir bardak ayran ver’
DİYARBAKIR – Bismil’de polis kurşunu ile yaşamını yitiren lise öğrencisi Halil İbrahim Oruç’un katillerinin bulunması için yürüyen kitleye müdahale edilmesiyle başlayan olaylar sırasında polisin attığı gaz bombası sonucu yaşamını yitiren 60 yaşındaki Kazım Şeker’in son sözleri, “Kızım biber gazlarından etkilendim. Nefes alamıyorum. Bana bir tas ayran yap midem bulanıyor” oldu.
Diyarbakır’ın Bismil İlçesi’nde polis kurşunu ile öldürülen lise öğrencisi Halil İbrahim Oruç’un katillerinin bulunması talebiyle yapılan yürüyüşe müdahale edilmesiyle başlayan olaylar sırasında atılan gaz bombalarından etkilenerek kalp krizi geçiren Kazım Şeker yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları Şeker’in yürüyüş sırasında gayet sağlıklı olduğunu ve atılan yoğun gaz bombalarından sonra fenalaştığını belirtirken, kızı ise son sözlerini anlatıyor. Nato Caddesi’nden kaymakamlığa doğru yürüyen kitle içinde Şeker’le birlikte olduklarını kaydeden görgü tanığı Seyfettin Bozan, polisin yoğun bir şekilde oluşan gaz bulutlarından kaçmak için Şeker ile birlikte bir eve sığınmak zorunda kaldıklarını söyledi. Bozan, “Her tarafa yoğun gaz bombaları atıldı. Kazım Şeker ile birlikte 8 kişi olayın yaşandığı yerde bir eve sığındık” dedi.
Şeker’in gaz bombalarından kaçarak sığındığı ev gaz doldu
Çevreye atılan aşırı gaz bombalarından kaynaklı evin için gaz dolduğunu ifade eden Bozan, “Atılan yoğun gaz bombalarından dolayı evin için gaz doldu. Bu gazdan evde bulunan herkes ciddi anlamda etkilendi. Çok gergindi. İçeriye sızan gazdan dolayı yüzümüz, gözümüz yanıyordu. Nefes alamıyorduk, gazdan dolayı yanan yerlerimize limon sürdük. Olaylar ara sokaklara ve mahalle aralarına yayıldı. Bunun üzerine o eve benimle birlikte sığınanlar dışarı çıktık, ben belediyeye doğru yürüdüm. Kazım Şeker’in durumu kötüydü” diye konuştu.
Kızından son isteği bir tas ayran oldu
Evinin yakınına kadar getirilen Şeker, evin kapısına geldiğinde olduğu yere yığılarak, “Çok kötüyüm bir tas ayran verin” dedi. Babasının son nefesini verdiğinde yanında olan kızı Ferehat Şeker, o anı gözyaşları içinde, “Kapıda ‘kızım gaz bombası beni kötü yaptı, midem bulanıyor. Bir ayran yap’ dedi” diye aktardı. Babasının herhangi bir rahatsızlığının olmadığını belirten Ferehat Şeker, “Babamın hiç bir şeyi yoktu. Sabah evden ayrıldı, ilçede yürüyüş yapıldığını duydum, ardından ise babam kapı önüne zor gelerek, kendinden geçti. Rengi atmıştı. ‘Baba durumun iyi değil, seni doktora götürelim’ diye ısrar ettim. O da bana ‘yok kızım kusarsam geçer’ diye cevap verdi. Sonra kusmaya başladı ve ardından bayıldı. Çığlıklar içinde yengelerimi çağırdım o sırada kardeşim okuldan geldi. Ve onu apar topar hastaneye kaldırdık” diye konuştu.
‘Babam haksızlığa tahammül etmeyen halkını çok seven biriydi’
Ferehat Şeker, kenti gaz bulutu altında bırakanların babasının öldürdüğünü ve gençlerin dahil tahammül edemediği gaz bombasının yaşlıları nefessiz bıraktığını belirtti. Babasının Kürtlere yapılan zulme tahammül edemediğini kaydeden Şeker, “Babamın hiç iyiydi sağlık problemi hiç yoktu. Ama son günlerde yaşananları ciddi anlamda kendine stres ve sıkıntı yapıyordu. Bir gece uyandığımda babam sigara içiyordu. Tabağı dolu sigara izmaritiydi. Baba neyin var neden bu kadar içiyorsun diye sordum oda bana ‘Kızım nasıl içmeyeyim insanlarımıza saldırıyorlar. Halkımıza bu yapılan zulmü gördükçe ben içmeden yapamıyorum’ dedi. Babam halkını çok seven haksızlığa asla tahammül etmeyen bir insandı” diye anlattı.
DİHA