Turgut Özal anılıyor

17 Nisan 2011 Pazar 13:03

Turgut Özal anılıyor

 
Türkiye’nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 18. ölüm yıl dönümünde Topkapı’daki anıt mezarı başında anılıyor.

İstanbul Valiliğinin organize ettiği törenin yanı sıra, Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği’nin de katkısıyla programa Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen vatandaşlar katıldı.

61472

Anma programında konuşan Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal, babasının Türkiye’deki en büyük icraatının, zihniyet değişikliği yapmak olduğunu belirtti. Turgut Özal’ın eşi Semra Özal ise, ölümünün üzerinden 18 yıl geçmesine rağmen sevgisinin devam ettiğini kaydetti. Çok sayıda vatandaşın katıldığı tören saat 10.00’da başladı.

61471

Tören için yerini alan Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal, babasının 18. Ölüm yıl dönümü nedeniyle anıt mezarda bulunduğunu belirterek, insanların sevgisinin ve ilgisinin azalmadan devam ettiğini söyledi. Sağlığında babasına Türkiye için yaptığı en önemli icraatını sorduğunu söyleyen Özal babasının da, “Türkiye’de ne turizm ne imar ne de başka bir konu. En önemli şey zihniyet değişimidir. Türkiye’deki insanların zihniyetini değiştirdik.” cevabını verdiğini söyledi.

Semra Özal da ölümünün üzerinden 18 yıl

3 günlük eğitim sona erdi

17 Nisan 2011 Pazar 13:54

3 günlük eğitim sona erdi

 
Genel seçimlere iddialı hazırlanan “Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu” adaylarının Diyarbakır’da gerçekleştirdiği üç günlük eğitim sona erdi.

DİYARBAKIR – BDP ile 19 siyasi parti ve sivil toplum örgütü tarafından oluşturulan “Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu”ndan 12 Haziran’da yapılacak olan Milletvekili Genel Seçimleri’ne girecek olan bağımsız adayların Diyarbakır’da gerçekleştirdiği 3 günlük eğitim sona erdi.

61478

Sümerpark Konferans Salonu’nda yapılan eğitime BDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Gültan Kışanak, DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk’un yanı sıra BDP’nin Türkiye genelinde 44 ilde desteklediği adayların tamamı katıldı.

Eğitim tamamlandı, adaylar seçim bölgelerine döndü

“Toplumsal cinsiyet” ve “Demokratik Özerklik” gibi önemli konuların işlendiği eğitimde seçimle ilgili propaganda ve teknik altyapı ile ilgili de bütün hazırlıklar ele alındı. Basına kapalı yapılan 3 günlük eğitimin ardından adayların birçoğu seçim bölgelerine gitti. Bazı adaylar ise 19 Nisan’da Kürt siyasetçilerin yargılanacağı “Tarihi dava” için İstasyon Meydanı’nda düzenlenecek mitingin çalışmalarına katılmak üzere Diyarbakır’da kaldı.

29 Nisan’da seçim bölgeleri kesinleşecek

Adayların açıklandığı 10 Nisan tarihi ile birlikte seçim startı veren “Demokratik Özerklik, Demokratik Cumhuriyet için Özgürlük ve Demokrasi Adayları”, 29 Nisan’da siyasi partilerin seçim çevreleri itibarıyla milletvekili kesin aday listeleri ile bağımsız adayların radyo, televizyon, Resmi Gazete ve illerde ilan edilmesiyle birlikte seçim bölgeleri de kesinleşecek. DİHA

Yüksekova’da gergin anlar

17 Nisan 2011 Pazar 14:07

Yüksekova’da gergin anlar

 
Yüksekova Belediye Başkanı Ruken Yetişkin’in görevden alınmasını ateş yakıp sloganlar atarak protesto eden gruba polis müdahale etti.

haberinvideo.gif

YÜKSEKOVA HABER / HABER MERKEZİ

YÜKSEKOVA – Sabah saatlerinde Cengiz Topel Caddesi üzerinde bir araya gelen yüzü kapalı bir grup cadde üzerinde barikatlar oluşturarak yolu trafiğe kapattı. Ateş yakıp sloganlar atmaya başlayan göstericiler Yüksekova Belediye Başkanı Ruken Yetişkin’in görevden alınışını protesto etti.

61486

Cengiz Topel Caddesi üzerinde bulunan esnaflar da iş yerlerinin kepenklerini indirirken polis karayolunu trafiğe kapatan göstericilere basınçlı su ve biber gazı ile müdahale etti. Göstericiler polisin müdahalesine taş ve molotoflarla karşılık verdi.

Şehir merkezindeki olaylar sürüyor.

61482

61483

61484

61485

61487

61488

61489

61490

61491

Bu haber toplam 509 defa okunmuştur

EÖDB konvoyuna saldırı

17 Nisan 2011 Pazar 14:10

EÖDB konvoyuna saldırı

 
“Emek, Özgürlük, Demokrasi Bloğu”nun 12 Haziran’da yapılacak seçimlerde destekleyeceği Aydın Bağımsız Milletvekili Adayı Mehmet Bayraktar’ın da bulunduğu konvoya saldırı düzenlendi.

AYDIN – İzmir’den seçim bölgesi olan Aydın’a giden “Emek, Özgürlük, Demokrasi Bloğu” adayı Mehmet Bayraktar, Kuşadası İlçesi’nde 500 araçlık konvoyla karşılandı.

Karşılamadan sonra Aydın’a hareket eden konvoy, Kuşadası ile Söke ilçeleri arasında bulunan Ağaçlı Köyü’nde saldırıya uğradı. Bozkurt işareti yapan çok sayıda kişi konvoya taş ve sopalarla saldırdı. Saldırganların ayrıca silahla ateş açtığı belirtilirken, saldırıda konvoyda bulunan çok sayıda kişi taş ve sopalarla yaralandı. Çok sayıda aracın ise camları kırıldı.

Saldırı üzerine, Mehmet Bayraktar ve BDP Aydın İl Başkanı Necmettin Uçar köylülerle görüşerek saldırganların uzaklaşmasını sağlarken, konvoy da köyden çıkarıldı. Yaralılar hastaneye kaldırılırken, konvoy Aydın’a hareket etti. DİHA

‘Çadır’ eylemleri sürüyor

17 Nisan 2011 Pazar 14:30

‘Çadır’ eylemleri sürüyor

 
Demokratik Çözüm Çadırları”ndaki etkinlikler devam ederken, Demokratik Anayasa Hareketi Üyesi Ayhan Bilgen, anayasanın sokakta yapıldığını ifade ederek, “Başbakan Erdoğan’dan ve AKP zihniyetinden yeni anayasa beklemek doğru değil.”dedi.

VAN

Van’da Ehmede Xanî Parkı’nda açılan Demokratik Çözüm Çadırı’nda nöbet sistemi devam ederken, nöbet tutan kurumlar, gün içerisinde hazırladıkları programları gerçekleştiriyor. Çadır nöbeti, Van Göç-Der, TUYAD-DER Van Şubesi, MEYA-DER Van Temsilcileği ve BDP Bostaniçi Belde Örgütü tarafından tutuldu. Çadıra gelenler, gün boyunca dengbejlerin söylediği kılamları dinleyip, Göç-Der tarafından zorunlu göç ve göçün yarattığı etkilerin konu alındığı sinevizyon gösterimni izledi.

haberinfotolari.gif

DOĞUBAYAZIT

Doğubayazıt’ta Belediye binası yanında kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’nda etkinliklere devam ediliyor. Kutlu doğum haftası nedeniyle yapılan etkinlik sonrası çadıra gelen yüzlerce kişi destek vererek, çadırda düzenlenen panele katıldı. Demokratik özerklik ve Anayasal gelişimi konulu panelin düzenlendiği çadırda panelist olarak katılan Avukat Aydın Eravutmuş, Demokratik özerkliğin ayrı bir devlet olmadığını belirterek, Kürtlerin ayrı bir devlet kurma gibi düşüncelerinin olmadığın ifade etti.

BİTLİS

Bitlis’in Tatvan İlçesi’nde AVM binası önünde kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’nda, Bitlisli kadınlar nöbeti devraldı. Sabah evlerinde çıkıp çadıra gelen Bitlisli kadınlar çadırda el örgülerini de örerek bir nevi evdeki işlerinin bir kısmını da çadırda yapıyor. Nöbeti kadınlarla gençlerin devralmasıyla çadırda coşku da üst seviyeye çıktı. Çadırda yerel müzik gurupların çaldığı şarkılarla halaylar çeken gençler ve kadınlar, keyifli anlar yaşadı.

ADANA

Adana’nın Seyhan İlçesi Ova Mahallesi’nde kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’na ziyaretler devam ederken, Diyarbakır cezaevinde yaşananları konu alan bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyon gösterisinin izlendiği sırada kimi kadınlar gözyaşlarını tutamazken, çadırdı “Şehit namırın” ve “İntikam” sloganları yükseldi. Bu gösterimin ardından Diyarbakır cezaevinde yaşanan vahşeti bire bir yaşayan BDP İl Başkanı Zeki Karataş ve MEYA-DER üyesi Abdurahman Sevgat, cezaevinde yaşananları anlattı. Sevgat, “Orada yaşananların yüzde birini belki anlatabileceğiz ama inanınki onu bile anlatmak çok zor” dedi.

MERSİN

Mersin’in Merkez Akdeniz İlçesi Güneş Mahallesi’nde kurulan Demokratik Çözüm Çadırı, dün gece de yüzlerce kişi tarafından ziyaret edildi. Çadır önünde “demokratik bir anayasa” konulu panel düzenlendi. Demokratik Anayasa Hareketi Girişimi Üyesi Ayhan Bilgen ve İHD MYK üyesi Av. Eyüp Sabri Öncel’in konuşmacı olarak katıldığı panele, BDP Mersin İl başkanı Cihan Yılmaz, Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk’ün aralarında bulunduğu yaklaşık 400 kişi katıldı. Demokratik Anayasa Hareketi Üyesi Ayhan Bilgen, anayasanın sokakta yapıldığını ifade ederek, yeni anayasanın somut taleplerine göre yapılmasını istedi. “Yeni anayasa demokratik bir şey vadetmeli ve yeni bir şey olmalıdır” diyen Bilgen, “Dünyanın hiçbir yerinde demokratik anayasa kendiliğinden olmamıştır, bedeller verilerek olmuştur. Başbakan Erdoğan’dan ve AKP zihniyetinden yeni anayasa beklemek doğru değil, çünkü seçim barajını demokrasiyle alakalı görmeyen bir Başbakan’dan demokratik anayasa beklenilemez. Yeni anayasada demokrasi isteyen barış isteyen, eşitlik isteyen birçok çevre var” dedi. Dünyada çatışma yaşayan birçok bölgenin demokratik anayasalarla sorunlarını çözdüğüne dikkat çeken Bilgen, bunun en açık örneğinin Güney Afrika olduğuna işaret etti. Yeni yapılacak anayasada herkesimin talepleri dikkate alınması gerektiğini ifade eden Bilgen, anayasaların halklar tarafından oluşturulması gerektiğinin altını çizerek yeni bir anayasanın biran önce yapılması gerektiğini kaydetti. Kürt halkının en demokratik anayasayı hakkettiğine vurgu yapan Bilgen, yeni sivil bir anayasayı Türkiye’nin acil bir ihtiyacı olarak gördüklerini belirtti.

İHD MYK üyesi Av. Eyüp Sabri Öncel ise bugüne kadar anayasaların halklar tarafından yapılmadığını belirterek, “Türkiye’nin sivil demokratik eşitlikçi bir anayasaya acilen ihtiyacı vardır. Yeni yapılacak anayasada bütün halkların talepleri muhakkak yer almalıdır” dedi. Türkiye’nin acilen demokratikleşmesi için ve Kürt sorununun çözülmesi için yeni bir anayasanın şart olduğuna dikkat çeken Öncel, insanların artık gözyaşı dökmek istemediklerini söyledi. “Yeni anayasada Kürt halkının birçok talebi anayasal güvenceye alınmadır” diyen Öncel, milyonların konuştuğu dilin halen yargının “bilinmeyen dil” olarak kayıtlara geçmesinin Türkiye demokrasisi için bir utanç olduğunu kaydetti.

MANİSA

Manisa’nın Fevzi Çakmak Mahallesinde kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’nda ilçe örgütlerinin nöbetleri devam ediyor. Çadırdaki PKK Lideri Abdullah Öcalan’ı anlatan sinevizyon gösterimi yoğun ilgi gördü. Sinevizyon gösterimi sırasında sık sık Öcalan lehine sloganlar atıldı. DYG’nin etkinliğinden sonra dengbejler divanı kuruldu. Dengbejler birbirinden güzel parçaları seslendirerek, etkinliğe katılanlara duygu yüklü anlar yaşattı.

İZMİR

İzmir’de Agora Parkı’nda açılan Demokratik Çözüm Çadırı’nda panel gerçekleştirildi. BDP İzmir Siyaset Akademisi hocalarından Ahmet Demiroğlu’nun panelist olarak katıldığı panelde, “Cumhuriyet ve Cemaatler” tartışıldı. Yoğun ilginin görüldüğü panelin ardından, İzmir Eğitim Sen 2 Nolu Şubesi’nde bulunan Kadın Komisyonu ve yönetim kurulu üyeleri çadırı ziyaret etti.

SİİRT

Siirt’te kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’ndaki nöbeti Siirt Kadın Meclisi üyeleri devraldı. Nöbeti gençlerden devralan yüzlerce kadın, gece geç saatlere kadar çadır önünde erbane eşliğinde halay çekti. PKK Lideri Abdullah Öcalan lehine slogan atan kadınlara BDP Siirt İl Başkanı Faruk Sağlam ve Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak destek ziyaretinde bulundu.

DERSİM

Dersim’e Seyit Rıza Meydanı’nda bulunan Demokratik Çözüm Çadırı nöbetini BDP Nazimiye İlçe Örgütü devraldı. Günboyu niyazların dağıtıldığı çadırda bir yandan tartışma platformları kurulurken, diğer yandan çadırda Alevi inancı yaşatılıyor. Zulme karşı bestelenen deyişlerin söylendiği çadırda yağışlı hava nedeniyle ateşler yakılıyor.

ŞIRNAK

Şırnak’ta kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’nda etkinlikler devam ediyor. Çadırda nöbeti Cudî Kültür ve Sanat Derneği (CKM) çalışanları devraldı. Birbirinde renkli programın hazırlandığı çadırda ilk olarak Koma Serkeftin mini bir konser verdi. Kurulan dengbêj divanında birbirinde güzel klamlar seslendiren Ali Batmaz, Ahmet Kütler, Senan Gündüz, Abdullah Çakan, Halil Katar, Hızni Katar, Nezir Batmaz, Recep Sonar, Mehmet Yiğit ve Lokman Durak, ziyaretçileri büyüledi. Yoğun ilgi gören dengbêj divanında çadırda izdiham yaşandı. Çadırda daha sonra ise Kurdî-Der Şırnak Şubesi öğretmenleri tarafından Kürtçe ders verildi.

KIZILTEPE

Kızıltepe İlçesi Özgürlük Meydanı’nda kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’na ziyaret akını devam ediyor. BDP Siyaset Akademisi yöneticileri çadırı ziyaret ederek “Demokratik Özerklik” adıyla kısa bir söyleşi gerçekleştirdi. Akademi eğitmenlerinden A. Kadir Akikol, Kürt halkının kendi kaderini tayin hakkı olduğunun bunun en somut ifadesinin Demokratik Özerklik modeli olduğunu belirtti. Darbe yasalarını değil halkçı ve cinsiyet özgürlükçü bir toplum için mücadele ettiklerini kaydeden Akikol, Kürtlerin, 12 Haziran seçimlerinde büyük bir başarı elde edeceğini söyledi. Söyleşinin ardından çadırda yerel dengbejlerin klamları yankılandı.

ANTEP

Antep’te Vatan Mahallesi’nde kurulan Demokratik Çözüm Çadırı yoğun ziyaretçi akınına uğruyor. Çadırın ziyaretçileri arasında Antep Üniversitesi öğrencileri de vardı. Etkinlikler kapsamında Ceylan Önkol ve Uğur Kaymaz ile PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın konuşmalarının yer aldığı sinevziyon gösterimi yapıldı. Yaklaşık 3 bin kişinin katıldığı gösterime yoğun ilgi vardı. Gösterim sırasında sık sık “Öcalansız dünyayı başınıza yıkarız”, “PKK halktır halk burada”, “Biji Serok Apo” sloganları atıldı. Beritan filmiyle sona eren sinevziyon gösterimi Anteplilere coşkulu anlar yaşattı. Filmin ardından havai fişek gösterisi yapıldı. Çevredeki damlardan birinde bir kişinin çadırda bulunanları kamerayla kayıt altına alındığı fark edilince kısa süreli gerginlik yaşandı. Çadır nöbetini Mevlana Mahallesi yurttaşları devraldı.

CİZRE

Cizre’deki Demokratik Çözüm Çadırı ilk gün gibi yoğun ilgi ve destek ziyaretleri devam ediyor. Çadırda ‘Demokratik Özerklik’ ve ‘KCK davası’ başlıklı söyleşi gerçekleştirildi. BDP İlçe Başkanı Esat Malcuk, “KCK davası adı altında iki binden fazla siyasi tutuklu arkadaşlarımızı hapse attılar. Anadillerinde ifadelerinin kabul edilmemesi tutanaklara bilinmeyen bir dil olarak yazılması uluslar arası hukuka aykırıdır” dedi. Çadırda yapılan söyleşiye halkta soru ve görüşleriyle katıldı.

SİLOPİ

BDP Silopi İlçe Örgütü önünde kurulan Demokratik Çözüm Çadırı’nda Laleş Kültür sanat Merkezi bünyesinde çalışmalarını sürdüren dengbejler müzik ziyafeti sundu. Botan yöresine ait klamlar sunulduğu etkinlikte dengbej Hanif ve Kurde’nin söylediği payizok (uzun hava) parçaları çadıra gelenlere duygusal anlar yaşandı. Şiddetli yağışa rağmen büyük ilginin olduğu çadırda nöbeti BDP Silopi İlçe Başkanı Bahattin Alkış, Silopi Belediye Başkanı Emin Toğurlu ve BDP’li ilçe yöneticileri tuttu. DİHA

Kılıçdaroğlu: Kimlik şereftir

17 Nisan 2011 Pazar 18:58

Kılıçdaroğlu: Kimlik şereftir

 
Urfa’nın Kısas Beldesi’nde düzenlenen “8. Aşure ve Kültür Etkinliği”ne katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, insanların düşüncelerinden dolayı hapise atılmaması gerektiğini belirtti.

URFA – Urfa merkeze bağlı Kısas Beldesi’nde düzenlenen “8. Aşure ve Kültür Etkinliği”nde beş bin kişiye aşure dağıtıldı. Şenlikte semah dönülürken, yerel halk ozanları deyiş seslendirdi. Etkinliğe katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kürsüde vatandaşlara yaptığı konuşmasında, insanların düşüncelerinden dolayı hapse atılmaması gerektiğini belirterek, etnik kimliğe saygı gösterilmesi gerektiğini ve etnik kimliğin kişinin şerefi olduğunu söyledi.

İnançlarında düşünmek olduğunu, insanların düşündüğü için hapse atılmamasına inandıklarını, aksine düşünen insanların düşündüğü için ödüllendirilmesi gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, “Düşünürken, inançlara saygı gösterirken, etnik kimliğe de saygı göstermeliyiz. Bu ülkede Arap, Kürt, Çerkez var. Etnik kimlik insanın şerefidir. İnançlara etnik kimliğe saygı göstereceğiz kul hakkı yemeyeceğiz” dedi.

Kadın, köylü vurgusu

Yoksulluğu tarihe gömeceklerini iddia eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını, “Yine ilk kez CHP tarihinde bu seçimde 38 kadın milletvekili parlamentoya gelecek. Siyasette kadınlara daha fazla yer verdik. Artık kadınlar parlamentoda sorunlarını anlatmalı. Suriye sınırında mayınlı araziler var. O araziler mayından temizlenmeli. Cumhuriyet tarihinde hiçbir hükümetin yapmadığını CHP olarak biz iktidara gelince yapacağız mayınları temizleyip o arazilere para almadan bölgede topraksız köylüye vereceğiz” şeklinde tamamladı. DİHA

Adaylar böyle karşılandı

17 Nisan 2011 Pazar 19:01

Adaylar böyle karşılandı

 
Seçim bölgeleri olan Van’a gelen “Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu” Van Bağımsız milletvekili adayları Van’da görkemli bir şekilde karşılandı. Patnos’ta da Ağrı Bağımsız Milletvekili Adayı Halil Aksoy’u yüzlerce araçlık konvoy karşıladı.

VAN – Diyarbakır’da düzenlenen üç günlük eğitim çalışmalarından sonra Van’a gelen “Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu” Van bağımsız milletvekili adayları Akdamar Adası İskelesinde yüzlerce araçlık konvoyla karşılandı.

61493

Gevaş’tan yola çıkan konvoy yol boyunca halkın sevgi seliyle karşılaştı. “Bijî Serok Apo”, “Kürdistan halkı sizinle gurur duyuyor” sloganlarının atıldığı karşılamadan sonra konvoy yoğun katılımdan dolayı 3 saate ancak 40 kilometrelik yolu aşarak kent merkezine giriş yaptı. Araç yoğunluğundan İpekyolu üzerinde araç trafiği oluştu. Maraş Caddesi’ne giriş yapan konvoyu Beşyol kavşağında binlerce kişi karşıladı. Karşılama sırasında Van Demokrasi Platformu halka karanfil dağıttı.

‘Öcalan Van’ı önemsiyor’

Burada toplanan kitleye vekil adaylarının takdim edilmesinden sonra konuşma yapan adaylardan Aysel Tuğluk, Van halkından beklentilerinin yüksek olduğunu dile getirdi. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Van’ı önemsediğini ifade eden Tuğluk, “Biz Van adayları olmaktan gurur duyuyoruz. Sayın Abdullah Öcalan da Van’ı önemsediğini açıklamıştır. 2011 Önderliğimizin özgürleşeceği yıldır. Bunu herkesin bilmesi lazım. Van halkı 12 Haziran’da AKP’ye gereken dersi verecektir” dedi. Tuğluk’un konuşması sık sık “Bijî Serok Apo” “Kürdistan halkı sizinle gurur duyuyor” sloganları ile kesildi.

61495

‘AKP’nin 8 yıl boyunca icraatı yok, planı ve programı yok’

AKP’in 8 yıl boyunca Kürtleri oyaladığını belirten Tuğluk, ancak Başbakan Erdoğan’ın Kürt sorununu çözecekleri yönünde açıklamalarda bulunduğu söyledi. Erdoğan’a, “8 yıl boyunca neredeydiniz” diye soran Tuğluk, AKP’nin Kürt sorununun çözümüne ilişkin plan ve programının olmadığını eğer varsa açıklamasını istedi. 12 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde halkın AKP’ye gereken dersi vereceğine inandıklarını söyleyen Tuğluk, özellikle gençlerden ve kadınlardan seçimler boyunca aktif bir şekilde çalışmasını istedi.

Tuğluk’un konuşmasının ardından Barış Anneleri İnsiyatifi adına adaylara çiçek verildi. Daha sonra kitle ile milletvekili adayları “Demokratik Çözüm Çadırı”na doğru yürüyüşe geçti. Milletvekilleri adayları çadırda halkla buluştu.

61496

AĞRI

Ağrı’nın Patnos İlçesi’nde “Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu” Ağrı Bağımsız Milletvekili Adayı Halil Aksoy yüzlerce araçlık konvoyla karşılandı. Adilcevaz çıkışında Aksoy’u Doğubayazıt Belediye Başkanı Canan Korkmaz, Diyadin Belediye Baskanı Celal Tanrıverdi, BDP Ağrı İl Başkanı Mustafa Akyol, il ve ilçe yöneticilerinin de aralarında bulunduğu binlerce kişi karşıladı. Karşılama sonrası Patnos’a geçen Aksoy ve beraberindekiler büyük bir coşkuyla karşılandı. Daha sonra Aksoy, yüzlerce araçlık konvoyla Ağrı’ya hareket etti. DİHA

Tan’dan ‘devşirme’ yorumu

17 Nisan 2011 Pazar 19:10

Tan’dan ‘devşirme’ yorumu

 
‘Emek, Özgürlük, Demokrasi Bloğu’nun Diyarbakır adayı Altan Tan, AKP’nin yanında yer alan Kürtler için kullandığı ‘Devşirme’ tabirini yineledi.

DİYARBAKIR – Dicle Fırat Diyalog Grubu, din âlimi Said-i Kürdi’nin ölümünün 51.yıldönümü nedeniyle Kaplan Düğün Salonu’nda panel düzenledi. Panele, Fedaral Kürdistan Bölgesi ve Suriye’den çok sayıda din alimi ve akademisyenin yanı sıra HAK-PAR Genel Başkanı Bayram Bozyel, KADEP Diyarbakır İl Başkanı Civan Roj, Dicle Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmani, Kürdistan İslam Cemaati ve Federal Kürdistan Bölge Parlamenteri Ali Bapir, ‘Emek, Özgürlük, Demokrasi Bloğu’nun Diyarbakır adayı Altan Tan, Selahaddin Eyübi Üniversitesi Öğretim Üyesi Mele İbrahim Muhammed katıldı. Panelin yapıldığı salonda Said-i Kürdi’nin fotoğraf ve “Ekmeksiz yaşarım ama hürriyetsiz yaşam” sözleriyle “Dedelerimizin mezarlarının yerini istiyoruz” yazılı pankart dikkat çekti. Panele Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş da birer mesaj gönderdi. Panel öncesi Said-i Kürdi’nin yaşamının anlatıldığı sinevizyon gösterimi yapıldı. Daha sonra Kuran-ı Kerim okundu.

61500

‘Kürtlerin ulusal birliği için dua edildi’

İlk konuşmayı yapan HAK-PAR Genel Başkanı Bayram Bozyel, egemenlerin Kürtlerin tarihi ve dilini yok ettiğini ifade ederek, Kürtlerin tarihlerini yeniden kurması gerektiğini söyledi. Kürtlerin kültürlerini korumasının yegane yolun ulusal birlik olduğunu dile getiren Bozyel, “Hükümet bizim dedelerimizin yerini göstermeden samimiyetine güvenemeyiz. Devletin atacağı ilk adım dedelerimizin mezar yerlerini açıklamaktır. Bunun için Kürtler birlik olmalıdır” dedi. Dicle Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmani, konuşmasında İslam âlemine seslenerek, “Demokrasiye giden yol Kürdistan’dan geçer. İslam âleminin birliği Kürdistan’ın kabul edilmesiyle oluşacak” diye kaydetti.

‘Diyanet Kürtleri asimile ediyor’

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın asimilasyon rolü olduğunu kaydeden Mele Süleyman Kurşun ise “Bazıları Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kürtler ve Türkler arası çimento olduğunu söylüyor. Bende diyorum ki Diyanet İşleri bağımsız değildir ve asimilasyon rolü vardır” diye belirtti. Kürdistan İslam Cemaati ve Federal Kürdistan Bölge Parlamenteri Ali Bapir, bölgede adaletin hakim olması gerektiğini kaydederek, “Ortadoğu’da 2 mazlum millet var. Biri Kürtler biri de Filistinler ama Kürtler birinci sırada çünkü Kürtlerin sığınacağı varlığı yok. Ama Filistinlerin ise Arapların 22 devleti var onları sığınacağı yeri var. O yüzden ilk olarak Kürtleri görüyorum. Biz Kürtler aramızdaki safları birleştirerek sorunlarımızı çözmek için çaba sarf etmeliyiz” dedi.

‘Neyin pazarlığını yapıyorsunuz açıklayın’

Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu adayı Altan Tan ise geçtiğimiz günlerde AKP’nin adayı Mehmet Metiner’e yönelik söylediği ‘Devşirme Kürt’ tanımını yineledi. Bazı kesimlerin halkın çıkarlarını gözetmek yerine hükümete yağ çekme derdinde olduğunu belirten Tan, “Başbakan’la konuştuk diyorlar. Pazarlığınızı neyin üzerine yaptınız? Kürtlerin anadil, Demokratik Özerklik gibi talepleri ile ilgili pazarlığınız varsa arkanızdan gelelim. Eğer kendi şahsi çıkarlarınız için ilişki içindeyseniz siz devşirme Kürtsünüz” dedi. Tan, sona olarak Said-i Kürdi’nin evlatları olarak gidilen yolda çizgilerine devam edeceklerini söyledi. DİHA

Cizre gergin, gözaltılar var

17 Nisan 2011 Pazar 19:20

Cizre gergin, gözaltılar var

 
Cizre’de tutuklu Kürt siyasetçilere destek için yapılan yürüyüşe müdahalenin ardından başlayan olaylar sürerken, polis önce gaz bombası attı ardından ise BDP İlçe binasına girdi. Çok sayıda kişi gözaltına alındı.

ŞIRNAK – Cizre’de öğlen saatlerinden BDP öncülüğünde tutuklu Kürt siyasetçilere destek için binlerce kişinin katılım ile yapılan yürüyüş sırasında yaşanan olaylarla başlayan gerginlik sürüyor. Polisin çok sayıda gaz bombası attığı ilçede gaz bulutu altında kalan vatandaşlar geç saatlere kadar sokağa çıkamadı.

Öte yandan BDP İlçe binasında bulunan vatandaşların üzerine polis önce camlardan gaz bombası attı arından da baskın düzenledi. Baskında çok sayıda kişi gözaltına alınırken, ilçe binasında polis tarafından arama yapıldı.

Binadan çıkan polisler, İdil Caddesi üzerinde bulunan Karayolları Müdürlüğü’ne girdi. Gergin bekleyiş devam ederken, yer yer gerginlik sürüyor.

‘PKK gerçeği görülmeli’

17 Nisan 2011 Pazar 19:42

‘PKK gerçeği görülmeli’

 
Diğer taraftan, ülkenin ‘demokrat aydın’ları bile BDP’yi habire, ‘PKK bağlantısı’ ile sıkıştırmak konusunda hiç tereddüt göstermiyorlar. ‘Barış süreci’ bu kafayla ilerleyebilir mi sanıyorsunuz?

NURAY MERT yazdı / MİLLİYET

Seçim sürecinde, siyasi tartışmanın düzeyi en başından belden aşağı vurma hizasına taşındı. Bu konuda serbest vuruşun en kolay yapıldığı alan Kürt meselesi, en kolay hedef Kürt siyasetçiler!

‘Kürt açılımı’ öncüsü iktidar partisinin değişmez belediye başkanı Melih Gökçek, zamanında yerel seçimlerdeki rakibi Murat Karayalçın’ı, ‘PKK yandaşı’ olmakla suçlamıştı. Gökçek, bu konuda yalnız değil, iktidar partisi CHP’yi, zamanında DEP’lileri Meclis’e taşımakla ‘suçlamak’tan geri durmadı. Kürt açılımı yaptığını iddia edenler, DEP’lileri Meclis’ten yaka paça götürüp hapse tıkanlar yerine, onları ‘Meclis’e taşıyanları’ sorgulamakta tereddüt göstermediler. Belli ki, kalınan yerden devam edilecek. Son olarak, Gökçek, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu için, twitter’a, ‘PKK’nın avukatı’ yazmış. BDP bağımsız adayları için, suç duyurusu yapar eda ile, ‘PKK adayları’ tabiri kullanmak da, belli ki prim yapan bir iş haline gelmiş.

Tereddüt göstermiyorlar

Diğer taraftan, ülkenin ‘demokrat aydın’ları bile BDP’yi habire, ‘PKK bağlantısı’ ile sıkıştırmak konusunda hiç tereddüt göstermiyorlar. ‘Barış süreci’ bu kafayla ilerleyebilir mi sanıyorsunuz? ‘Kürt siyasal hareketinin’ bir temsilcisi olan BDP’nin, Kürt silahlı siyasal mücadele hareketi ile aynı tabana sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu koşullar altında, BDP’yi sıkıştırmanın anlamı, ‘meşru sayılmak istiyorsan toplumsal tabanını demokratik zeminde temsil etme iddiasından vazgeç’ demektir. Bu, taleplerini, görüşlerini beğenelim, beğenmeyelim, ciddi bir toplumsal kesimin sesini demokratik siyaset dışına itme çabasıdır. Zaten Kürt siyasal hareketi bu anlayış yüzünden silahlı mücadeleye bel bağlamadı mı?

Artık daha açık konuşmanın zamanı geldi. Bir yandan Kürt siyasal hareketi ile müzakere edip, diğer yandan, ‘PKK terör örgütü söylemi’ni ‘siyasal şantaj’ olarak devreye sokmak, Türkiye kamuoyunu da yanıltmak, çatışmacı bir ortamı canlı tutmaktan başka bir işe yaramıyor. PKK üzerine de, açık ve dürüst  konuşmanın zamanı geldi veya gelmeli. Halihazırda, dövmenin serbest, övmenin suç olduğu PKK hareketi üzerine, ikisini de yapmadan konuşmak bile mümkün değil. Oysa, bu tabuyu yıkmadan, Kürt meselesini değil çözmek, hakkıyla tartışmak imkânsız.

Dürüstçe konuşalım

O zaman gelin, bu konuyu dürüst bir biçimde konuşmaya başlayalım. Hiçbir demokrasi, silahlı siyasal hareketleri, şiddete dayalı yöntemleri meşru görmez, göremez. Ancak şunu unutmayalım, ‘demokratik rejimleri’, ‘şiddet’e karşı ‘koruyan’ yasaklar, kolluk güçleri, her tür baskı değil, ‘özgürlük alanı’nın geniş olması özelliğidir. Demokrasilerin temel mantığı, toplumun her kesiminin, her talep ve düşüncesini özgürce ifade edebilmesi ve örgütlenebilmesine imkân sağlayarak, şiddete yönelimin önünü kesmektir. Ancak bu koşulu gerçekleştiren rejimlere demokrasi denilir. Aksi, demokrasi olduğunu iddia eden ama bunun koşullarını sağlamayan sistemlerin, meşruiyetini yitirmesi sonucunu verir. Yani, birileri sizin demokrasi dediğiniz sistem içinde sesini çıkaramıyor, sürekli susturulmaya, sindirilmeye çalışılıyorsa, sistem onların gözünde meşruiyetini yitirir, onlar için her yol mübah görülür. Kürt meselesinde olan budur.

Dahası, bu süreç yaşandıktan sonra, filmi geri sarmak mümkün değildir. Silahlı mücadele ile sesini duyurmuş bir hareket, silahı en büyük güvence olarak görür. Bu büyük bir sorundur, ancak PKK gerçeği budur. Barışı kurmak adına, silahlı siyasal bir hareketi silahsızlandırma süreci, öncelikle bu gerçeği dikkate almak durumundadır.

Dikkate alınması gereken diğer bir gerçek, silahsızlandırma sürecinin bir kesimin onurunu rencide edecek tedbirlerle olamayacağıdır. ‘Pişmanlık yasası ve mantığı’ bu nedenle sonuç vermedi, veremezdi. Şimdilerde, aynı mantık, silahlı mücadele verenleri ‘gizli işsizler ordusu’ olarak görmek, müzakereleri ‘affedilenlerin’ nereye yerleşeceğini tanzim etmek şeklinde tezahür ediyor. Bölgede birçok insan sadece işsiz ve evsiz kaldığı için dağa çıkmıyor, ‘ezilen halkı, çiğnenen gururu adına onurlu bir mücadele verdiğini’ düşündüğü için, canını feda etmeyi göze alıyor. Barışı yeniden kurma sürecini, bir yandan babacan bir eda ile ‘affetme’, diğer yandan ‘işsizlere meslek kazandırma, yer yurt bulma’ mantığı çerçevesinde yürütmenin anlamı ve karşılığı yok.

Terörle mücadele mantığı

Bu gerçeği görmezden gelmenin sonucu olarak PKK’nın toplumsal tabanı azalmıyor, artıyor. Köy boşaltarak olmadı, siyasal temsili ‘terörle mücadele mantığı’ ile köşeye sıkıştırarak hiç olmaz. Ayrıca, bölgede, silahlı mücadeleyi çare olarak görmeyen, bu nedenle bu harekete karşı çıkanların olması başka, bunları harekete karşı ‘koz’ olarak kullanmaya yeltenmek başka bir şeydir. Altan Tan ve Şerafettin Elçi, belli ki, bu yöntemden, bu gayretten rahatsız olarak BDP çatısında aday olmaya karar verdiler.

Son olarak, BDP Kürtlerin hepsini temsil etmiyor diye, milyonlarca insanı temsil ettiği gerçeğini görmezden gelemeyiz. BDP’yi temsil eden toplumsal taban, büyük ölçüde silahlı mücadeleyi ‘özgürlük hareketi’ olarak görüyor. Milyonlarca insanı terörü desteklemekten hapse tıkmak mümkün ve adil olmayacağına göre, doğrusu, çareyi ‘PKK’yı terör örgütü diye tasnif edip, ‘terörle mücadele’ mantığı ile tasfiye etme anlayışını gözden geçirmektir. Bunu yapabilmek için öncelikle, PKK konusunda, ‘terörü övme’ töhmeti altında kalmaksızın açık ve dürüst biçimde konuşmaya başlamaktır. Bu gerçeği görmek ve tartışmanın önünü açmak bile barış ve çözüm yolunda önemli bir adım olur.